TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI (TDT) ÜYESİ STK’LARININ DAYANIŞMA FORUMU’NUN TÜRK DÜNYASI İLE ALAKASI VAR MIDIR?
İsmail Cengiz
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansının (TİKA) destekleri ile Azerbaycan Sivil Toplum Kuruluşlarına Devlet Desteği Ajansı tarafından 23-26 Kasım tarihlerinde organize edilen “TDT üyesi STK’larının Dayanışma Forumu” etkinliğine; ev sahibi Azerbaycan'ın yanı sıra Türkiye, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Macaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden STK temsilcilerinin katıldığı ifade edilmekte.
Türk Devletler Teşkilatı TDT üyesi ülkelerde faaliyet gösteren STK’lar Platformu’nun kurulduğu ve daimi merkezinin Bakü’de olacağı açıklanan etkinlikte, üye ülkelerin sivil toplum kuruluşları arasında toplumsal iletişimin güçlendirilmesinin hedeflendiği öngörülmekte.
Türk Dünyası üye devletlerine bağlı STK’ların bir araya getirilmesi ve platformun kurulmuş olması; “Dil’de, İş’de, Fikir’de birliğin” tesisi için bu tür toplantıların yapılması birlik ve beraberlik ve dayanışma açısından şüphesiz önemlidir.
“Türk dünyasının bugün yükseliş dönemini yaşadığını” dile getiren Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev’in selamlama konuşmasında ifade ettiği gibi "Beş yıl önce kazandığımız Karabağ Zaferi, Türk halklarının ortak sevinci ve gurur kaynağıdır. Yeniden inşa edilen Karabağ ve Doğu Zengezur ekonomik bölgeleri ile açılacak Zengezur Koridoru'nun Türk devletleri arasındaki işbirliğinin gelişmesi ve güçlenmesinde önemli rol oynayacağına” inanıyoruz.
“TDT üyesi ülkelerle ikili ve çok taraflı temelde sivil toplum kuruluşları arasındaki karşılıklı iletişimi güçlendiren projeleri desteklemeye hazır olduklarını” belirten Hacıyev yaptığı değerlendirmesinde Azerbaycan’da düzenlenen ve Türkiye’den Türk dünyası ile uzaktan yakından alakası olmayan onlarca STK’nın ve 500 temsilcinin katıldığı forumu özetlemiştir:
"Türk dünyası sivil toplum kuruluşlarının, BM ve diğer uluslararası kuruluşlar çerçevesinde ortak, koordineli faaliyet göstermesi, tek bir platformda birleşmesi, ortak işimize ve hedeflerimize büyük katkı sağlayabilir."
Azerbaycan’ın diğer etkinliklerde olduğu gibi, Türk dünyası meselelerine bakışının gönülden olduğunu vurgulamakta fayda var. Türkiye’den gelen herkesi kucaklayan güzel bir yüreğe sahip olan Azerbaycan’ın bu samimi yaklaşımını çoğu zaman suistimal ettiğimizi düşünüyorum. Yanlış anlaşılmasın lütfen; bu foruma Türkiye’den katılan Kızılay, Yeşilay, İHA ve benzeri aynı zamanda Türk dünyasına yönelik yoğun çalışmaları ve destekleri olan kurumların dışındaki STK’ları küçümsemek gibi bir hadsizlikte bulunmuyoruz. Her biri şüphesiz kendi alanında amaçlarına uygun faaliyet gösteren aşağıdaki STK’lara baktığımızda bunların çoğunun Türk dünyası kökenli olmadığı görülmektedir.
“Gezi ağırlıklı olduğu görülen” Bakü-Nahçıvan Forumu’na KKTC’nin daveti ve katılımı önemli olmuştur. Ancak bu foruma “Türk dünyasının Afrika ve Orta Doğu’ya açılan kapısı olan” KKTC’de Türk dünyası ile ilgili en önemli sivil toplum kuruluşu olan Prof. Dr. Güven Arıklı’nın başkanlığını yaptığı Türk Birliği Dayanışma Derneği’nin davet edilmemiş veya katılmamış olması nasıl büyük eksiklik ise, 1995’de “devletin yönlendirme kapsamında” kurulan, 20 köklü soydaş STK’nın üye olduğu Avrasya Türk Dernekleri Federasyonu’nun davet edilmemesi de, kimse kusura bakmasın bu STK Platformu’nun Türk dünyası ile alakası olmadığını göstermekte.
SOYDAŞ STK’LAR İLE DAYANIŞMA DÜŞÜNÜLMEMİŞ
Bu arada TDT üyesi ülkelerin STK’ları arasındaki iş birliğini güçlendirme açısından Bakü’de düzenlenen STK’lar Forumu’nun, nasıl bir rol oynadığı sorusuna cevap vermekte zorlandığımızı da itiraf etmeliyim. Çünkü soydaş STK’lar olarak bugüne kadar TDT Sekretaryasının somut bir yaklaşımını görmedik. Böyle olunca Türkiye’de faaliyet gösteren soydaş STK’lar olarak TDT’dan herhangi bir destek aldığımızı söyleyemiyoruz.
Dolayısıyla Forum kapsamında üye ülkeler arasında kalıcı dayanışma oluşturmayı amaçlayan somut projeler veya girişimlerin ne olup olmadığı hakkında da maalesef bilgimiz yok. Anladığımız kadarıyla Türkiye’den birilerine (kendilerine) yakın STK’lar davet edilmişler. Genel anlamda üye ülkeleri temsil eden STK buluşmasına diyecek lafımız olamaz. Ancak konu “Türk dünyası” ise, davet edilen STK’ların öncelikli olarak soydaş kökenli kişiler tarafından kurulan STK’lar olmasına, Türk dünyası meselelerine vakıf akademisyen ve gazetecilerin davet edilmelerine özen gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum.
TDT Sekretaryası; Avrasya Türk Dernekleri Federasyonu, Irak Türkleri Derneği, Türkistanlılar Kültür ve Sosyal Yardım Derneği, İstanbul Kırım Türkleri Derneği, Bulgaristan Türkleri Derneği, Rumeli Vakfı, Bal-Göç, Batı Trakya Türkleri Derneği, Afgan-Türk Dostluk Konseyi, Afganistan Türkleri Derneği, Dünya Türkmenleri Vakfı, Türk Edebiyatı Vakfı, Türkmeneli İnsan Hakları Derneği, Kırgız Türkleri Derneği, Kazak Türkleri Eğitim Derneği, Türkistan Elleri Derneği, Terekeme-Karapapak Türkleri Derneği, Suriye Türkmenleri Derneği, Azerbaycan dostu Şemsettin Kuzeci’nin başkanı olduğu Kerkük Kültür Derneği, Sefer Karakoyunlu’nun başkanı olduğu İstanbul Türkiye Azerbaycan Derneği gibi Türk dünyası ile ilgili derneklerin temsilcilerini bu tür toplantılara öncelikle davet etmeli ki, toplantıların Türk dünyası ile ilgili bir bağlantısı olsun…

MONŞER ZİHNİYETİ TEKRAR HORTLADI MI?
Eskiden bu tür toplantılara katılanlara uyguladığı ambargodan dolayı Dışişleri’nden “monşer zihniyeti” diye şikayetçi olurduk. Türk Devletler Teşkilatı’nda görevli arkadaşların monşer zihniyeti ile hareket etmeye çalışmasını doğru bulmuyoruz. Geçmişte “lay-lay-lom” ile bir devri geçiştiren bu zihniyet ve anlayışın, Türk Devlet ve toplulukları arasında birlik ve beraberliği ve işbirliğini tesis etmekten uzak olduğunu görevli arkadaşlara hatırlatmak isterim. Bu kafa ile “Türk Dünyası Yüzyılı”nı baltaladıklarını da ayrıca hatırlatmak isterim.
“20 milyondan fazla diaspora topluluğuna sahip olma” bilinciyle hareket ettiğini söyleyen TDT’nın; Türk Devlet ve Toplulukları ile ilgilenmesi, diasporadaki soydaş STK’ların taleplerini değerlendirmesi, diasporadaki soydaşların sorunlara çözüm üretmesi için konusunda ehil ve toplum içinde itibarı olan kanaat önderi kişilerle birlikte gayret sarf etmek gerekir.
Bu arada STK’lar Forumu’na ev sahipliği yapan Azerbaycan yetkililerine özellikle Azerbaycan STK'lara Devlet Desteği Ajansı’na duyarlı yaklaşımlarından dolayı teşekkür ediyorum. Türk Devlet ve Topluluklarına samimi yaklaşım ve söylemleri ile dikkati çeken Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in; "Azerbaycan, Türk Devletleri Teşkilatı'na (TDT) üye ülkelerle ikili ve çok taraflı temelde Sivil Toplum Kuruluşları için tarih, kültür, ekoloji, iklim politikası ve diğer alanlarda ortak hibe yarışmaları düzenlemeye, karşılıklı iletişimi güçlendiren projeleri desteklemeye hazır olduğunu” ifade etmesi bizleri mutlu ve gelecekten ümitvar kılmıştır.
Ayrıca 2026 yılında 100. Yıl dönümü kutlanacak “Birinci Türkoloji Kurultayı’na Azerbaycan STK'lara Devlet Desteği Ajansı’nın Türkiye’deki köklü soydaş STK temsilcilerini davet edeceğini umuyoruz.
(*) Avrasya Türk Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı
Doğu Türkistan Milli Merkezi Kurucu Gen. Sek.
Yorum Yazın