“8,5 Aydır Tutukluyum — İddialar Boş”

Silivri Cezaevi’nden yayımladığı açıklamada Gökçe, yaklaşık 8,5 aydır tutuklu yargılandığını belirtti. “İddianameyi inceledim” diyen Gökçe, “rüşvet ve örgüt üyeliği suçlamalarına dair hiçbir somut fiil ya da delil gösterilmediğini” ifade etti.

Mali incelemeler ve varlık tespit raporlarında mal varlığında usulsüz bir artış, gizli servet ya da şüpheli para trafiği saptanmadığını söyleyen Gökçe, sahip olduğu konutların geçmiş birikim ve banka kredileriyle alındığını vurguladı. Böylece “tek kuruş haksız kazanç” iddiasının asılsız olduğunu savundu.

İddialarla Görev Dönemi Çakışmıyor

İddianamede yer alan 12 ihaleye fesat iddiasından dördüyle ilgili olarak, Gökçe’nin o tarihlerde görevde olmadığını belirtti. Diğer ihalelerde ise teknik komisyon ya da doğrudan ihale karar mercii olarak rol almadığını — yalnızca evrak sevk ve mevzuata uygunluk kontrolü sorumluluğu bulunduğunu açıkladı. Bu yüzden “ihaleye fesat” suçlamasının maddi unsurlarının oluşmadığını ileri sürdü.

Örgüt İddiası İçin Somut Bir Yapı Yok

Gökçe’ye yöneltilen “suç örgütü üyeliği” iddiasının, HTS ve sinyal kayıtlarından çıkarılan soyut yorumlara dayandığını belirterek; iddianamede örgütsel bir hiyerarşi, talimat hattı, çıkar ya da para trafiği gibi somut ilişkilerin yer almadığını savundu. Onun açısından, kamu görevi kapsamında yürütülen rutin temasların “örgüt faaliyeti” gibi gösterilme çabası bulunduğu ileri sürülüyor.

Gökçe: “Bu İddianame Masumiyetimin Belgesidir”

Açıklamasını “masumiyet karinesi ve adil yargılanma hakkı” vurgusuyla bitiren Gökçe, iddiaların aksine , lehine maddeler içerdiğini söyledi. “Hakkımdaki bütün suçlamalar mesnetsizdir; adil yargılamadan yanayım” diyerek, tutuksuz yargılama ve sürecin şeffaf yürütülmesini talep etti.

Neden Önemli?

• Bu açıklama, İBB soruşturması ve iddianamesiyle ilgili tartışmaların merkezine yerleşti.
• Gökçe’nin delil iddialarına yönelik çarpıcı savunması, sürecin hukukî boyutu ve kamuoyundaki algı açısından kritik.
• İddialar, belediye yönetimi, kamu ihaleleri, mal varlığı incelemeleri ve örgüt suçlamaları gibi konuları içeriyor. Bu da olası yargı sürecinin siyasi, hukuki ve toplumsal etkilerini gündeme getiriyor.

m